Connect with us

Röportajlar

Murat Ortac : Dubai’de Şirket Kurmak

Published

on

Ben Murat Ortac, Ortac Global’in kurucusuyum. Yaklaşık 27 yıldır vergi, muhasebe ve uluslararası şirket danışmanlığı alanında aktif olarak çalışıyorum. Kariyerime Türkiye’de başladım, ardından KKTC ve İngiltere’de edindiğim tecrübeleri şimdi Dubai merkezli global bir yapıya dönüştürdüm.

Dubai’de bir şirket kurma süreci ne kadar zaman alıyor?

Dubai, bürokrasisi en hızlı işleyen bölgelerden biri. Ortalama 5 ila 7 iş günü içinde şirket kurulumu tamamlanabiliyor.

Seçilen şirket tipi – Mainland, Free Zone veya Offshore – süreci kısmen etkileyebilir ama belgeler tam olduğunda bu süre uzamıyor.

Peki Dubai’de şirket kurmak için hangi belgeler gerekiyor?

Gerekli belgeler oldukça az ve basit.

Ortakların pasaport fotokopileri, beyaz fonlu vesikalık fotoğrafları, adres kanıtı (örneğin fatura ya da banka ekstresi), şirket isim önerileri ve faaliyet tanımı yeterli oluyor.

Eğer işlemler vekaletle yürütülecekse, sadece bir yetki belgesi eklemek gerekiyor.

Üstelik Free Zone ve Offshore şirketlerde bu belgelerin dijital kopyaları kabul edildiği için, fiziksel evrak göndermeye bile gerek kalmadan tüm süreç uzaktan yürütülebiliyor.

Dubai’de hangi şirket türleri mevcut? Hangisini kimler tercih etmeli?

Dubai’de üç temel şirket yapısı var:

  • Mainland (Ana kara) şirketleri: Dubai içinde ticaret yapabilir, kamu ihalelerine katılabilir.
  • Free Zone (Serbest bölge) şirketleri: %100 yabancı mülkiyet hakkı verir, vergi muafiyetleri ve düşük işletme maliyetleri sunar.
  • Offshore şirketleri: Genellikle uluslararası ticaret, varlık yönetimi ve dış yatırım faaliyetleri için tercih edilir.

Her yapının kendine özgü avantajları var.

Şirket kurulduktan sonra muhasebe süreçleri nasıl ilerliyor?

Ortac Global olarak, müşterilerimizin muhasebe altyapısını sıfırdan kuruyor; gelir-gider takibi, fatura yönetimi, KDV beyanları ve yıllık raporlamaları düzenli olarak hazırlıyoruz.

Ayrıca bilanço, gelir tablosu ve nakit akış raporlarını uluslararası standartlara uygun şekilde oluşturuyoruz.

Tüm bu süreçler Dubai Maliye Bakanlığı ve Federal Tax Authority kurallarına tam uyumlu biçimde yürütülüyor.

Dubai’de vergi sistemi nasıl işliyor? Avantajları nelerdir?

Dubai, dünyadaki en avantajlı vergi rejimlerinden birine sahip.

  • Kurumlar vergisi: 375.000 AED’ye kadar olan net kâr için %0, bu tutarın üzeri için %9.
  • KDV oranı: %5.
  • Gelir, sermaye kazancı veya stopaj vergisi: bulunmuyor.
  • Bazı serbest bölgelerde, belirli kriterleri karşılayan firmalar %0 kurumlar vergisi avantajı elde edebiliyor.

Banka hesabı açmak için Dubai’ye gitmek şart mı?

Hayır, zorunlu değil, tamamen uzaktan bu işlemleri yapabiliyoruz.

Finansal kayıtlar ne kadar süre saklanmalı?

Dubai yasalarına göre tüm muhasebe ve finansal belgeler en az 5 yıl süreyle saklanmak zorunda. Bazı sektörlerde bu süre 10 yıla kadar uzayabiliyor. Biz tüm kayıtları dijital ve bulut tabanlı sistemlerde, yüksek güvenlik önlemleriyle muhafaza ediyoruz.

Ortac Global olarak Dubai’de yatırımcılara nasıl destek sağlıyorsunuz?

Bizim amacımız; müşterilerimizin yalnızca Dubai’de bir şirket kurması değil, kalıcı bir uluslararası iş ağı oluşturması.

Ortac Global’in Dubai’de sunduğu başlıca hizmet alanlarını özetler misiniz?

Dubai ofisimiz, şirket kuruluşu, muhasebe, vergi danışmanlığı, banka hesabı açılışı ve hukuki uyum konularında uzman hizmet sunar. Free Zone, Mainland ve Offshore modellerinde uçtan uca çözümler sağlarken, Türk girişimcilere Türkçe yasal danışmanlık ve mevzuata uygun finansal raporlama desteği veririz.

Continue Reading
Click to comment

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Röportajlar

Kendim Kalarak Büyüyebilmek : Şeyda Özdemir

Published

on

Küçüklüğümden beri adaletin gücüne hayranlık duyarak avukat olmayı hayal ettim ve bugün geriye baktığımda bu ideallerin yolumu ne kadar doğru çizdiğini görmek bana güç veriyor. İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi mezunuyum; kurumsal deneyimlerimin ardından kendi hukuk ve danışmanlık ofisimi kurarak e-ticaret, teknoloji, iş ve ticaret hukuku alanlarında gerçek kişilere ve şirketlere danışmanlık veriyor, dava süreçlerini yürütüyorum.

Müvekkillerime yalnızca hukuki çözümler değil, güven ve yol göstericilik sağlamayı önemsiyorum. 2025’te JCI Culture Başkanı olarak hem liderlik yolculuğuma hem de topluma değer katma misyonuma odaklanıyor; JCI’ı vizyonu büyüten gerçek bir liderlik okulu olarak görüyorum. Bugün, çocukluk hayalimin bir mesleğin ötesine geçip yaşam amacıma dönüştüğünü hissediyorum.

Sektörünüzü en temelden sarsacak ve iş yapış şekillerini kalıcı olarak değiştirecek tek bir trend veya teknoloji ne olacak?

Yapay zekâ, risk analizi, sözleşme taraması ve dava stratejisi gibi süreçleri hızlandırarak hukuk ekosistemini dönüştürüyor. Ancak teknoloji ne kadar gelişirse gelişsin, adalet duygusu ve etik sezgi insanın yerini alamaz. Hukukun merkezinde daima insan olacak.

Sizin için gerçek başarı nedir?

Başarıyı yalnızca finansal sonuçlara indirgemiyorum. Benim için başarı; güven inşa etmek, etik duruşu koruyarak büyümek ve ürettiğin değerin gerçekten insanlara dokunabilmesiyle anlam buluyor.

şeyda özdemir

Benim için en büyük başarı, “kendim kalarak büyüyebilmek.” Ne olursa olsun insan olarak gelişmek, güçlenirken şefkati kaybetmemek, çalışırken yaşamın güzelliklerini ıskalamamak, başarırken ruhu da beslemek…Şeyda Özdemir

Bugünün trendlerinden hangisinin 5 yıl sonra tamamen kaybolacağını düşünüyorsunuz?

Son yıllarda sosyal medya “hızlı başarı” illüzyonu yaratsa da gerçek başarı uzun vadeli emek, deneme-yanılma ve sabır gerektiriyor. Parlak hikâyelerin arkasında yıllar süren çaba olduğunu unutan bir toplum oluştu, ancak bu algının yakında dengeye oturacağına inanıyorum. Önümüzdeki dönemde sahicilik, istikrar ve azmin yeniden değer kazanacağı bir süreç bizi bekliyor. Gerçek başarının bir gecede parlamak değil, her gün istikrarla üretmek olduğunu görüyoruz; bu nedenle gelecek, vazgeçmeyenlere ve değer katanlara ait olacak.

Bir lider olarak zamanınızı en çok neye harcıyorsunuz ve aslında en çok neye harcamanız gerektiğini biliyor musunuz? Bu iki durum arasındaki farkı nasıl yönetiyorsunuz?

Günlük çalışma düzenim sözleşme süreçleri, hukuki strateji ve müvekkil iletişimi üzerine kurulu; bu nedenle zaman yönetimi, planlama ve sistemli çalışmak mesleğimin temelini oluşturuyor. Avukatlık yalnızca kanun maddelerinden ibaret değil; güçlü iletişim, doğru network ve güven inşa etmek de başarının ana unsurları. Bu noktada JCI’ın bana kazandırdığı liderlik vizyonu, stratejik düşünme ve geniş networkü çok değerli buluyorum. Gerçek liderliğin strateji, inovasyon ve doğru önceliklendirmeyle mümkün olduğuna inanıyor; zaman bloklama ve etkili delegasyonla bu dengeyi kuruyorum.

Continue Reading

Röportajlar

Sağlam Temellerde Yapılar : Muhammet Ali Öz

Published

on

1975 Karabük doğumluyum. Liseye kadar olan eğitimimi memleketimde tamamladıktan sonra, Trakya Üniversitesi Gümrük İşletme Bölümü’nde üniversite eğitimime devam ettim. Ardından iş hayatım 1993 yılında İstanbul’da başladı. Çalışırken eğitimimi sürdürdüm; İşletme Fakültesi’ni tamamladıktan sonra Los Angeles International University’de Master of Business Administration (MBA) eğitimimi bitirdim.

1998 yılında şirketleşme sürecine geçerek işveren tarafında yer almaya başladım. Bugün Gümrük Müşaviri olarak, aynı zamanda Dış Ticaret Danışmanlığı faaliyetleri de yürüten Oskar Gümrük Müşavirliği ve Lojistik Hizmetleri Ltd. Şti.’nin Kurucu Ortağı ve Genel Müdürü olarak görev yapmaktayım.

Firmamız; dış ticaret yapan şirketlere gümrük müşavirliği hizmetleri sunmakta, yurt içi ve uluslararası lojistik faaliyetleri kapsamında IATA akreditasyonu ile hava yolu, forwarding olarak kara, deniz ve demir yolu taşımacılığını gerçekleştirmektedir. Ayrıca Transit Ticaret kapsamında T1-T2 teminat ve operasyonlarını yürütmekteyiz. Devlet teşvikleri ve destekleri alanında ise; Yatırım Teşvik Belgesi, Dahilde İşleme İzin Belgesi (DİİB), OKSB, YYS belge süreçleri ile Ticaret Bakanlığı destek programlarının takibi ve alınması konularında danışmanlık hizmeti vermekteyiz.

Sektörünüzü en temelden sarsacak ve iş yapış şekillerini kalıcı olarak değiştirecek trend veya teknoloji nedir?

Tek bir kelimeyle: Yapay Zekâ (AI).

Gelişen teknolojinin en etkili gücü olarak, süreç yönetiminden veri analizine kadar her alanda iş yapış biçimlerini kökten değiştirecektir.

Muhammet Ali Öz

Bizim için başarı; müşteriye doğru bilgiyle, uygun maliyet ve en kısa sürede sonuç sunabilmektir. “Lojistikte zaman, işleyen değil; istenen zamanı yakalayabilmektir.”

Muhammet Ali Öz

Bir lider olarak zamanınızı en çok neye harcıyorsunuz?

En çok zamanımızı, ülkemizde sıkça değişen mevzuat ve yasal düzenlemelere ayırıyoruz. Neredeyse her gece yayımlanan Resmî Gazete’yi okumadan uyumadığımız bir meslek hayatımız var. Bu kadar sık değişen mevzuatlar, uzun vadeli planlamayı zorlaştırsa da; biz bu belirsizliği avantaja çevirmek için yapay zekâ tabanlı takip ve analiz sistemleri geliştiriyoruz.

Bugünün trendlerinden hangisi 5 yıl sonra kaybolacak?

Altyapısı zayıf, sadece popülerlik üzerine kurulu ve çağa uyum sağlayamayan tüm trendler kaybolacaktır. Sadece sağlam temellere dayalı yapılar ayakta kalır.

Yapay zekânın mesleğinizde insanı asla ikame edemeyeceği alan hangisidir?

Yapay zekâdan faydalanıyor olsak da, insanı asla tamamen ikame edemeyeceğine inanıyorum. Çünkü insanda; akıl, muhakeme, yorumlama, sezgi ve tecrübe vardır. Bu beş unsur hiçbir algoritmayla birebir taklit edilemez

Türkiye’de bu alanda yapılması gereken ilk şey nedir?

Gümrük müşavirliği ve lojistik sektöründe fuar ve etkinlikler artıyor, bu olumlu bir gelişme. Ancak uluslararası taşımacılıkta yaşanan operasyonel sorunların hızlı çözümü konusunda hâlâ eksiklikler mevcut. Uzun vadeli, dijital altyapı destekli, kurumsal çözüm platformları oluşturulması gerekiyor.

İş dünyasında “başarı” uğruna en çok ne kaybediliyor?

En çok kaybedilen şey, hayaller ve kendinize ayırdığınız zaman oluyor.

Oysa ben, her zaman hayallerimin peşinden giderek bugüne geldim.

Hayal kurmaktan vazgeçmeyin; üzerine çalıştığınızda, bir gün o hayallerin gerçeğe dönüştüğünü göreceksiniz. Kendinize işinizin dışında zaman ayırın.

Continue Reading

Röportajlar

Doğuş, Yenilik, Enerji : Fidan Aydın Ünlü

Published

on

Aslında “Sunrise” kelimesi benim için sadece bir isim değil, bir başlangıç duygusuydu. Yeni bir güne, yeni bir fikre, yeni bir fırsata inanmak… O enerjiyi anlatan bir sözcük arıyordum. Dijital pazarlama dünyası çok hızlı değişiyor; ben de bu değişime ışık tutan, markaları yeniden doğuşa hazırlayan bir ajans kurmak istedim. Yani Sunrise Global Dijital Pazarlama Ajansı, sadece bir iş fikrinden değil, yenilenme tutkusundan doğdu.

Müşteri beklentileri ile ajansın yaratıcı vizyonu arasında dengeyi nasıl kuruyorsunuz?

Empatiyle başlıyor. Müşteriyi dinlemek, onun markasına bizim kadar sahip çıkmak gerekiyor. Ancak aynı zamanda ajansın vizyonunu da korumalıyız; çünkü biz markanın stratejik yol arkadaşıyız. Ben her zaman “müşteri ne istiyor?” sorusunun yanına “marka neye ihtiyaç duyuyor?” sorusunu da eklerim. Bazen müşteriyle aynı noktaya gelmek zaman alabiliyor ama o süreçte güven oluşuyor. Denge; vizyonu dayatmadan, ama inandığın yaratıcı çizgiden de ödün vermeden kuruluyor.

Bir markayı yönetmek ile bir ekibi yönetmek arasındaki fark sizce nedir?

Bir markayı yönetmek dışa dönük bir süreçtir; strateji, rekabet, hedef kitle gibi unsurlarla ilgilenirsiniz. Ama bir ekibi yönetmek tamamen içe dönüktür; duygularla, motivasyonla, güvenle ilgilidir.

 Fidan Aydın Ünlü

Artık sadece “görünür olmak” yetmiyor; doğru yerde, doğru şekilde görünmek gerekiyor. Trendler sürekli değişiyor ama insanların duyguları, beklentileri o kadar da değil. Bir marka ancak samimi bir hikaye anlatıyorsa kalıcı olur.Fidan Aydın Ünlü

Bugün yeniden başlasaydınız, yine aynı yoldan mı giderdiniz yoksa bambaşka bir alana mı yönelirdiniz?

Markaya yön verirken veriye ve sezgiye ihtiyaç duyarsınız, ekibe yön verirken ise empatiye ve iletişime. Benim için en büyük fark şu: Bir markayı stratejiyle, bir ekibi ise kalple yönetirsiniz. Ve uzun vadede başarıyı getiren şey, o kalpten gelen bağlılıktır.

Bir gününüzü kamera gibi izlesek, sabah ilk işten akşam son ana kadar bizi neler beklerdi?

Güne erken başlarım; sabah saatleri benim için hem en sessiz hem de en yaratıcı zamandır. Ofise geldiğimde enerjim yüksek olur çünkü ekip arkadaşlarımla fikir alışverişi yapmayı çok severim.

Günün büyük kısmı müşteri toplantıları, kampanya değerlendirmeleri ve yeni projelerin fikir süreçleriyle geçer. Ama benim için en keyifli anlar, ekip içinde doğan spontane fikirlerin gerçeğe dönüştüğü anlardır.

Continue Reading

EN ÇOK İNCELENEN